Son Ümit.
Kültür-Edebiyat dergisi

Soner Üçkuşoğlu

Yazar


Ben, kendini bir kalıba koyamayanlardanım. Sınırlar, duvarlar hoşuma gitmiyor. 17 Mart 1996 tarihinde, hangi amaçla geldiğimi çözemediğim bu dünyaya bırakıldım. Lise öğrencisiyim, okul - ev arasında mekik dokuyan günümüzün sıradanlığında kaybolmuş biriyim. Çokta önemsemedim her ne kaybettiysem. Bir şekilde yazmaya başladım, nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Tek hatırladığım, buna beni iten Charles Bukowski okumak oldu. Kendimi iyi hissedebileceğime inandırmıştı. Gerçekten öyle oluyordu, her sayfaya kendinizden bir parça yansıttıktan sonra, daha temiz, daha iyi bir insan gibi hissediyordunuz. En azından ben böyle hissediyorum. Yazmamda herhangi bir amaç yok, bir şeyler kurarım ya da yaşadıklarımdan yola çıkarım. Kendimi yansıtırım karaktere bazen, bazense hiç olmadığım biri gibi görünürüm orada. Kendime dair başka anlatabileceğim bir şey yok inanın ya da inanmayın. Siz bilirsiniz. Şunu iyi anladım ki; en zoru kendini anlatmak.